17 Mart 2012 Cumartesi

Marx'ın aşk tanımı ve gündelik hayat

Karl Marx. Oturup da sana burada kim olduğunu yazacak halim yok. Kızının -daha sonra kocası olacak- sevgilisi Paul Lafargue'ye yazdığı mektup da verdiği akıl ve öğütlerle, yaptığı aşk tanımına saygı duymaktan başka bir şey gelmiyor elimizden. Şimdi oturup kendi hayatına yorumladığında ne kadar zor geli değil mi?

"Kanımca, gerçek aşk kendisini ihtiyatla, alçak gönüllülükle, hatt aşığın idolü karşısındaki utangaçlğıyla belli eder, kesinlikle, tutkunun kapıp koyuverilmesinde ve erken bir samimiyet göstergesinde değil. Kendinizini savunmak için kreol mizacınıza sığnıyorsanız, benim görevim de mizacınız ile kızımın arasına sağduyuyu sokmak. Onun yanındayken Londra'nın enlemine uygun bir tarzda sevmeyi beceremiyorsanız, onu uzaktan sevmeye katlanmanız gerekecek."

16 Mart 2012 Cuma

Ebrulimuharrem...Sesinize Kurban

Günümün uyku dışında kalana hemen hemen her dakikasını geçirdiğim Twitter'da geziniyordum yine. '32 new Tweets' yazısının üzerine tıklayıp açılan 32 Tweet'i tek tek okumaya başladım. Kimisine öylesine göz geçiririm, kimisini ise dikkatlice okurum. Onlardan birisi olan İsmail Annıkızıl abinin (https://twitter.com/#!/01isot) attığı bir Tweet dikkatimi çekti. Bir Youtube klibi paylaşmış ve 'Bir kadın aynı anda hem Kader hem Güllü hem Katy Perry hem de Beyonce olabilir mi? Oluyormuş...' yorumunu yapmıştı. Dedim ki nedir bu? İyi ki de demişim...

Daha sonralardan araştırdığımda Londra'da yaşayan ve sanırım evli bir de güzel çocukları olan Ebru&Muharrem isimli iki süper insanın kurduğu 'Ebrulimuharrem' grubunun şarkısı ile karşılaştım. Adını benim de onlarla birlikte duyduğum 'Funky Arabesk' tarzında müzik yapıyorlarmış. Ben tarzından marzından anlamam. Hayatımın büyük bir bölümünde Arabesk dinledim. Arabesk yaşadım. Müslüm Gürses'i entellerle paylaşamadım. İbrahim Tatlıses'e kro diyenlerle kavga ettim. İsmail YK ile ilgili yapılan zeka pırıltısı yoksunu esprileri göğsümde karşılayıp uzun uzun cevap verdim. Etkin, Erol Budan, Bergen dinleyerek sabahladım. Azer Bülbül öldüğünde (Cihat Akbel sus!) gelen taziye mesajlarını yanıtladım. Ez cümle, sana göre 'seviyesiz müzik zevkim'le birlikte bu iki sese ( Muharrem baba kusura bakmasın ama özellikle Ebru'nun sesine) tutuldum.

Youtube'da yüklü olan tüm şarkılarını dinledim. Twitter'da kendilerini bulup hislerimi aktardım. Etrafıma da paylaşmaya başladım. Halen de sabah akşam son ses 'kurtar ya'rab...' diye inletiyorum Beşiktaş çevresini...

Hala duymayan, dinlemeyen varsa geç kalmasın. Biliyorum hak ettikleri değeri görecekler. Popüler olacaklar. Maalesef o zaman ben kendileri hakkında çok fazla konuşmayacağım. Her popüler olan şey gibi (Leyla ile Mecnun en yakın örneği) ilk günlerinden beri takip ettiğim bu ikiliden de soğuyacağım. Neyse şimdi keyfini çıkarmaya devam edelim

Kurtar Ya'Rab
http://www.youtube.com/watch?v=OWl9jrgvg6Q

Henüz demo ama muhteşem bir şarkı olacak; Yağmur Yağar İnceden
http://www.youtube.com/watch?v=0gqreWF0uTw&feature=related